Koleksiyonun yapılış amacı:
Bu koleksiyona biblo evlere olan düşkünlüğümden dolayı başladım. Sitemde yer alan Balat Seramik Evleri koleksiyonunda olduğu gibi, hani ilk görüşte aşk denir ya bu evlere, özellikle toplu halde bulundukları kompozisyonlarına ilk bakışta tutuldum. İlk örneklere Karaköy’de bir hediyelik eşya dükkânında rastladım. O gün dükkânda mevcut olan 9 farklı evi hemen satın aldım. Bunlar orta İtalya’nın tarihi kasabalarının evlerini andırıyordu. Türkiye’ye ait olamazlardı, dükkân çalışanı ile biraz daha sohbet ederek bilgi almaya çalıştım. Hanımefendi bu evlerin Toscana’ya ait olduğunu, orası için yapıldığını ve ihraç edildiğini söyledi. Eve gelir gelmez Toscana’ya özellikle de bu bölgede yer alan San Gimignano şehrindeki evlerin aldıklarıma çok benzer olduğunu gördüm. Sanatçıyı bulmak, daha başka çalışmaları olup olmadığını öğrenmek üzere araştırmaya başladım.
Düşündüğümde gerçek dışı gibi geldi. Türkiye’den seramiğin, terakotanın merkezine ihracat yapmak, hem de kendi evlerinin modellerini… Aradan çok zaman geçmedi ki Mine-Önder Bolluk çiftinin Gökçeada’daki “Kokina” hediyelik eşya mağazası ve lokantasının internet sayfasında aynı sanatçının elinden çıkma evleri görünce hemen Gökçeada’yı aradım. Önder bey sağ olsun çok yardımcı oldu. Eserlerin “Atölye 1040”’da Eren ve Mine Kalender çifti tarafından üretildiğini söyledi, iletişim numaralarını verdi.
Hiç vakit kaybetmeden Suadiye’deki atölyeye gittim. Tabii ki mest oldum. Bir heyecan, farklı evlerin hepsinden satın aldım. Ancak etraftaki deniz konulu olağanüstü kaseler, özellikle de bir ahtapot o kadar etkilemişti ki beni…
Dayanamadım, paketlerin arasına onu da kattım. Bu arada Eren kardeşim, hamurda bazı değişiklikler yapacağını bir ay içinde yeni tip evler üreteceğini söyledi. Bir ay sonra tekrar bir araya gelmek üzere sözleştik. Bu arada kaplumbağa koleksiyonum için özel bir kase üreteceğine dair de sözünü aldım. Ayrıca San Gimignano evlerine ait daha büyük hacimli bir kompozisyon da sipariş verdim. Çünkü birlikte çalıştığım Engin Gerçek de bu evlere bayılmıştı, bendeki ilk kompozisyonu ona hediye edecektim.
İkinci buluşmamızda farklı tipte üretilen, özellikle siyah ve gri hamurdan muhteşem evler bizi bekliyordu. Gökçeada için özel olarak üretilen ağaçlı evlerden de seçtik. İlaveten eşim Gülnur, Çekiç Köpek Balığı kaseyi çok beğenmişti, kaplumbağamız da hazırdı. Biraz da hediyelik aldık, uzunca bir sohbetin ardından hepsini yüklendik, yola koyulduk.
Koleksiyonun yapılış amacı ilk görüşte aşk demiştim ya, bu amacımdan biraz saptım galiba. Şimdi İstanbul’un Suadiye’sinden İtalya’nın Toscana’sına her yıl bir palet seramik ihraç edebilen bir sanatçıya manen destek olmak, eserlerini tanıtmak ve yarattığı güzelliklere sahip olmak amacını güdüyorum. Atölye 1040 adını fırınının sıcaklığından almış, fırsat buldukça ziyaret edeceğim, zenginliğimi artıracağım.